Bugün benim üç numaralı yeğenimin doğum günü. Dün gibi hatırlıyorum doğduğu geceyi. Doğumhaneden hemşirenin kucağında gelmişti, kara saçlı, kırmızı yüzlü bir bebekti. Annem bir doktor titizliğinde bebeği incelemiş ve minicik bileğindeki sıyrığı görmüştü.
Canım benim o kadar çabuk
büyüdü ki, şimdi boyu beni geçti, (doğrusu uzun zaman oldu beni geçeli) yanında
teyzesi gibi durmuyorum J
Onda en sevdiğim özelliği 13 yaşında olmasına karşın hala bebek gibi, özellikle yüzündeki mimiklere bayılıyorum, tiyatrocu bir tarafı var. Konuşması, ablasına akıl verişi, pozitif bakışı, heyecanı, neşesi beni mutlu ediyor. Kıvırcık saçlarıyla gizlediği iPod’unun kulaklığı artık onun bir parçası olmuş durumda.
Çok küçükken, daha okula bile
başlamamışken “internette sörf yapıyorum” diyordu. Adam olacak çocuk o zamandan
belli oluyor. İngilizceyi internetten söktü, ablası da dahil olmak üzere
hepimize bu konuda ahkam kesiyor. Bir gün bana gelip “Teyze herkes internette
çok vakit geçirdiğim için beni eleştiriyor ama ben İngilizce öğreniyorum”
demişti. Tam bir İngilizce-Türkçe sözlük gibi, sorun söylesin.
Sadece sözlük gibi de değil,
artık cümlelerle de arası iyi. Sanırım Ailemizin dil konusundaki en yetenekli
insanı kendisi.
Onu anlatmak için bu cümleler az bile, en sevdiğim 5 yeğenimden biri, daha ne olsunJ
Umarım, hayat sana hep
güzellikler, neşe ve talih getirir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder