İstanbul’un yakın çevresindeki Ağva, denizi kucaklayan dereleriyle, 3 kilometrelik plajıyla, yemyeşil doğasıyla hafta sonu için ideal bir şehirden kaçış rotası.
Ağva’ya gitmek için birkaç güzergah var. Biz giderken orman yolunu, dönüşte ise sahil yolunu tercih ettik.
Şile üzerinden gidilen Ağva’da orman
yolundan ilerlemek için Teke sapağını kullanmak gerekiyor. Şile Ağva arası
yaklaşık 45 kilometre.Ormanların, yeşilliklerin ve köylerin arasından geçen virajlı
bir yol bu. Hızlı gitmek imkansız, üçüncü vitese takıp doğanın keyfini sürmek
ve sabırlı olmak gerek. Acelesi olanlar bu yolu tercih etmemeli. Dolayısıyla
sahile göre daha uzun sürüyor.
Arabanın camlarını açıyoruz, temiz
havayı içimize çekerken, yol üzerinde mola vermeye karar veriyoruz. Göçmen
köylerinin de bulunduğu bu güzergahta Boşnak böreği yapan, köy kahvaltısı veren
mekanlar bulunuyor. Birinde duruyoruz, Boşnak böreği yemek istiyoruz ancak
bulamıyoruz, sonunda mısır yemeğe karar veriyoruz. Köylü bir çiftin yol
kenarına kurduğu sobada haşlanan mısırlar ve odun ateşinde pişen çayın lezzeti
harika. Hele sobadan çıkan dumanın kokusu bile güzel. Her zamanki gibi ayağımız
uğurlu geliyor, bir anda burası da kalabalıklaşıyor.
Sonra yeniden yola koyuluyoruz.
Burnumuza deniz kokusu geliyor. Ağva’ya
geldik…
Karnımız acıkıyor, buraya gelirken
aklımızda balık yemek var. Sahile iniyoruz, plaja bakan bir restoranda balık
ekmek ve gözleme yiyoruz, her ikisinin de tadı çok güzel. Yemeğimizi köpecikle paylaşıyoruz. Objektife mahsun mahsun bakıyor.
Artık Ağva’yı keşfetme zamanı. Burası
çok küçük bir kasaba. Burası denize girmek ya da nehir kenarlarındaki
tesislerde dinlenmek için tercih ediliyor. Gittiğimizde yazdan kalma bir gündü,
ancak rüzgar nedeniyle oldukça dalgalı olan deniz bizi çekmiyor.
Sahilde geziyoruz, deniz fenerine
doğru yürüyoruz.
Yeşilçay tam da bu noktada deniz ile buluşuyor.
Denize
giremeyince tekne turuna katılıyoruz.
Ardından Ağva’nın içini geziyoruz.
Burada Şile bezi satan dükkanlar bulunuyor, birçok balık restoranı da mevcut.
Ağva’daki ikinci dereye de uğramadan
dönmüyoruz. Göksü deresinin her iki yanında da butik oteller ve restoranlar yer
alıyor. Burada da tekne turu yapmak mümkün.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder